Anevrizma Nedir?

     Anevrizma, bir damarın veya kan damarı duvarının anormal bir şekilde genişlemesi veya balonlaşması durumudur. Bu durum, damarın zayıflamasına ve potansiyel olarak yırtılmasına yol açabilir. Anevrizmalar genellikle beyindeki arterlerde veya karın aortunda meydana gelir, ancak diğer vücut bölgelerinde de oluşabilir.

 

     Anevrizmalar genellikle belirti vermez ve sessizce büyüyebilir. Ancak büyük bir anevrizma yırtıldığında, hayatı tehdit eden bir durum olan kanama meydana gelebilir. Bazı anevrizmalar da baş ağrısı, görme sorunları, konuşma zorluğu, yüz felci, denge kaybı ve nörolojik belirtiler gibi semptomlara neden olabilir.

 

     Anevrizmaların tedavisi, anevrizmanın büyüklüğüne, konumuna, hastanın genel sağlık durumuna ve potansiyel risklere bağlı olarak belirlenir. Küçük ve stabil anevrizmalar genellikle takip edilirken, büyük veya hızla büyüyen anevrizmalar cerrahi müdahale gerektirebilir. Cerrahi tedavi seçenekleri arasında anevrizmanın klipslenmesi, stent yerleştirilmesi veya endovasküler koil embolizasyonu gibi yöntemler bulunur.

 

     Anevrizmaların önlenmesi veya risklerin azaltılması için sağlıklı yaşam tarzı seçimleri önemlidir. Bu, tansiyonun kontrol altında tutulması, sigara içilmemesi, düzenli egzersiz yapılması ve dengeli beslenme gibi faktörleri içerir. Ayrıca, ailede anevrizma öyküsü bulunan kişilerin düzenli sağlık kontrolleri yaptırması ve gerekli önlemleri alması önemlidir.

 

     Anevrizmalar, ciddi sonuçlara yol açabilen durumlardır. Erken teşhis, takip ve tedavi ile riskler azaltılabilir. Bu nedenle, anevrizma belirtilerini ve risk faktörlerini tanımak, düzenli doktor kontrollerine gitmek ve gerekli önlemleri almak önemlidir.

Beyin Anevrizması Niye Olur?

 

   Beyin damarlarından birinin içindeki kas tabakasının zayıflığından dolayı damarda oluşan balonlaşmaya beyin anevrizması adı verilir. Bu balonlaşma damar duvarında incelme ve zayıflamaya neden olur. Bu damarın zayıfladığı yerden yırtılması sonucunda oluşan beyin içi kanamaya da subaraknoid kanama denir. Bu tür kanamalar inmeye, komaya veya ölüme neden olabilir. Kesin nedeni bilinmemektedir. Ancak bazı faktörlerin beyin anevrizmalarının oluşumuna neden olduğu kabul edilmektedir. 

 

Bu faktörlerden bazıları şunlardır:

 

  • yüksek tansiyon
  • sigara kullanımı
  • genetik yatkınlık
  • kan damarlarında zedelenme
  • bazı enfeksiyonlar

     Beyindeki anevrizmaların hepsi kanamaz. Bazen anevrizmalar küçük bir damar yırtığından kanar. O zaman beyin içine çok az miktarda kanama olur. Bazen de yırtık çok büyük olur, bu durumda çok daha ciddi bulgular oluşabilir ve hatta ölümle sonuçlanabilir.

 

Beyin Anevrizmasındaki Tedavi Seçenekleri Nelerdir?

    Şu anda var olan tedavi seçenekleri, cerrahi (açık beyin ameliyatı) ve endovasküler (kasıktan damar içine girilerek baloncuğun damar içinden tıkanması) olarak ikiye ayrılmaktadır.

Beyin Anevrizmalarında Cerrahi Tedavi Nasıl Yapılır?

   Beyin anevrizmalarına “klips” uygulaması ilk kez 1937 yılında yapılmıştır. 1960’larda klips çeşitlerinin artması ve beyin cerrahisinde mikrocerrahi yöntemlerin kullanılmaya başlanması, beyin anevrizmalarında cerrahi tedaviyi altın standart konumuna getirmiştir. Buna rağmen cerrahi klipsleme ameliyatları büyük ve zor ameliyatlar grubuna girmektedir.

 

     Klipsleme işlemi kraniotomi (kafatasının bir parçasının çıkartılması) yoluyla yapılır. Kraniotomi ile açılan yoldan beyin ve beyin damarlarına ulaşılır, anevrizma bulunur. Bundan sonra anevrizma, çevresindeki beyin dokusundan dikkatle ayrılır. Bu aşamada anevrizmanın boynuna (tabanına) küçük bir metal (genellikle titanyum) klips uygulanır. Bu klipslerin bir yay mekanizması vardır ve yerleştirildiklerinde anevrizmanın içine doğru olan kan akımını keserler. Anevrizma tedavisinde en geçerli ve en etkili yöntem bu şekilde yapılan açık cerrahi yaklaşımdır.

Beyin Anevrizmalarında Endovasküler Yay Uygulanması (Baloncuğun Tıkanması) Nasıl Yapılır?

Beyin anevrizmalarının tedavisinde endovasküler tekniklerin kullanılmasına 1970’lerde başlanmıştır. Ancak kullanılan malzemenin 1980’lerdeki gelişimi ve 1995’de ABD’de onay almasıyla bu teknik daha da yaygınlaşmıştır. Endovasküler yay uygulamasının da amacı cerrahi kliplerde olduğu gibi anevrizmanın yok edilmesidir.

 

     İşlem için platinden yapılmış olan yumuşak bir yay kullanılır. Bu yay kasıktaki büyük atardamarlardan biri yoluyla dikkatli bir şekilde beyne kadar ilerletilir ve anevrizmanın içine yerleştirilir. Anevrizmanın içine yerleştirilen yay, buradaki kan akımını bozar. Yavaşlayan kan akımının sonucunda burada büyük bir kan pıhtısı oluşur. Oluşan pıhtı ile tıkanan anevrizma kapanır ve yırtılıp kanayamaz. Endovasküler yay uygulamasının uzun süreli kalıcılığı henüz bilinmemektedir. Ayrıca bütün anevrizmalar yay uygulaması için uygun değildir. Buna ek olarak, uygulama esnasında balonun yırtılması durumunda hasta genellikle kaybedilir. Bazen tıkamak için kullanılan bu malzemenin normal dolaşıma karışıp beyinin sağlam yerlerini tıkaması söz konusu olabilir ki bu da çok ciddi bir komplikasyondur. Ayrıca anormal derecede yüksek maliyetli olması nedeniyle nadiren tercih edilen bir yöntemdir.

Bu Tedavileri Kim Uygular?

   Cerrahi klipsleme işlemini beyin cerrahları uygular. Endovasküler yay uygulamasını ise beyin cerrahları veya girişimsel radyologlar uygular.

Bu İşlemler Sırasında Oluşabilecek Yan Etkiler Nelerdir?

     Hem klipsleme hem de yay uygulaması sırasında ortaya çıkabilecek en tehlikeli durum anevrizmanın yırtılması ve beyin içine kanama olmasıdır. Bu olayın ne sıklıkla görüldüğü kesin olarak bilinmemekle birlikte her iki işlem için de yaklaşık olarak %2-3’lük bir orandan söz edilebilir. Anevrizmanın yırtılmasıyla beyin içinde oluşan kanama, inme, koma ya da ölüme neden olabilir. Her iki işlem sırasında da ortaya çıkabilecek olan anevrizma yırtılmasına müdahale, açık beyin ameliyatları sırasında daha rahat yapılabilir. Çünkü bu işlem sırasında kanayan yer daha rahat görülebilir ve kanama kontrolü amacıyla buraya daha kolaylıkla müdahale edilebilir.

 

     Azalmış kan akımı ve dolayısıyla oksijen alımının azalmasına bağlı olarak gelişebilecek inmeler de bir diğer tehlikeli durum olarak klipsleme ya da yay uygulaması sırasında ortaya çıkabilir. Bu inmenin yaygınlığı ve dağılımı anevrizmanın yerine göre değişir.

 

     İşlemin ne kadar uzun süreceği, oluşabilecek riskler, işlemden ne kadar süre sonra normal hayata dönülebileceği gibi konular anevrizmanın yerine, kanamanın büyüklüğüne ve hastanın tıbbi durumuna bağlıdır. Dolayısıyla her hastanın durumu ayrı ayrı ele alınmalıdır.

Zaman Kaybetmeden

Randevunuzu Alın